Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Özcan’dan Naylon Fatura Açıklaması

Gündem Yayın: 29.02.2016 07:36
Yazar:
Özcan’dan Naylon Fatura Açıklaması

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan: “Ticaret Odası Karabük’teki ekonominin ayakta kalması için namusuyla, şerefiyle, haysiyetiyle, sermayesiyle iş yapan adamların ekonomiye katkı vermesi için yanındadır. Ama kahpeler varsa, şerefsizler varsa, art niyetli para kazananlar varsa bunlar da cezasını çeksin, Allah Belasını versin. Bunların da yanında durmayız, durmadık da, durmayacağız da. Kimsenin pisliğini örtmeyiz, kimsenin ayıbını halının altına süpürmeyiz”
Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan ve TSO Meclis Başkanı Timurçin Saylar, Karabük gündemini son zamanlarda oldukça meşgul eden Naylon Fatura olayı ile ilgili olarak gazetecilerin sorularını cevaplandırdılar.
Toplantıda Naylon Fatura olayı ile ilgili en sert açıklamayı Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan yaptı, bu şekilde ticaret yapanlara Allah Belalarını versin diyen Özcan, Kimsenin pisliğini örtmeyiz, kimsenin ayıbını halının altına süpürmeyiz” dedi.
Naylon Fatura konusunda Karabük’te çok beyaz var, açık gri var, gri var, koyu gri var, vardır da, yoktur da diyemeyeceklerini ifade eden Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan; “Ama arkadaşlarımızın geneli, mağdur olmuşlardır, işin kaynağı bir yerdir ve bu da Karabük değildir. Burada yasanın emrettiği şekilde malın faturası, kantar tikesi, depo fişi, malın bedelinin finans kurumları ve kaynaklarınca ödenmesi gibi kanun maddesinde yazan şartların hepsi yerine gelmiştir. Burada Vergi Mahkemelerinin aynı olaya maruz kalan iki kişiye farklı, iki kişiye de farklı ceza verdiğini veya kanaat verdiği belgeleri de elimdedir benim. Yani aynı olaydan muzdarip dört kişi mahkemede iki tanesi beraat ediyor, iki tanesi suçlu oluyor. Aynı Vergi Mahkemesi, aynı Vergi Mahkemesi Başkanı. Dolayısıyla bu işin şu anda bir kısmı hukuka da intikal etmiştir. Burada aynı olaya maruz kalmış beraat eden arkadaşlarımız vardır beraat ettikleri davalar da emsal teşkil edecektir. Dolayısıyla Karabük’te işin sonunda hukukumuza da güveniyoruz, güvenmek istiyoruz burada ciddi manada can yakıcı şeyler çıkmayacaktır diye ümit ediyorum ama burada arkadaşlarımızın ciddi bir kısmı mağdurdur. İşin içersinde bir paralel kumpas vardır, konunun bir kısmı zaten yargıya intikal etmiştir. Beraat ile sonuçlanmış mahkeme kararları diğerlerine de emsal teşkil edecektir umarım Karabük ekonomisi bu işten zarar görmeyecektir” dedi.
SAYLAR: “İŞİN KAYNAĞI KARABÜK DEĞİLKEN, İHALENİN KARABÜK’E KALMASINA RAZI GÖSTERMEYİZ”
TSO Meclis Başkanı Timurçin Saylar ise açıklamasında, işin kaynağının Karabük gibi gösterilmeye çalışıldığını ve buna razı gelemeyeceklerini belirterek, “Burada bir sektör var. Karabük Demir Çeliğin başkenti diyoruz. Eğer biz bu olayla alakalı Başkanımızın dediği gibi işte beyaz, açık gri, gri, koyu gri ayırt etmezde, herkesi koyu griye kadar getirirsen burada bir sektörü öldürürsün, Türkiye çapında da burayı güvensiz hale gelecek bir pozisyona getiririz. Biz diyoruz ki buradaki sıkıntının başı Karabük değil. Karabük olmamasına rağmen bu işin bütün ihalesinin Karabük’e yıkılmasına ben razı olamam. Biz bununla alakalı gidip yok şöyle olsun, yok böyle olsun, bizim şahıslarla hiç işimiz olmadı, biz Başkanla gidip DÇ Tesisleri ile alakalı ve Türkiye’deki ticaretle ilgili, yalnız DÇ ile ilgili değil, Türkiye’nin ekonomisi ile alakalı Maliye Bakanlığına biz taleplerimizi sunduk, dedik ki Türkiye’deki ticaret bu şekilde maddelerle bunlar düzeltilirse Türkiye’deki ticaretin önü daha iyi açılır ve düzgün hal alır kimse kimseyi de bundan sonra suçlayacak hale gelmez. Hem sayın Bakanımıza, hem de oradaki Denetleme Kurulu Başkanına bu sektörü bilen arkadaşlardan aldığımız bilgileri getirerek öneri sunduk ve sayın Bakanımız da bu önerileri doğru buldu ve bu şekilde bu düzenlemelerden sonra bu sektörde her 10-15 senede bir böyle sıkıntı bundan sonra yaşanmayacağını, bazı değişikliklerle işin düzgün hale geleceğini biz söyledik. Ama kamuoyunda işte niye gittiler, şöyle oldu, bunlar değil arkadaşlar bir örnek vereceğim Tekstil sektörü Karabük’te neydi, ne oldu? Böyle düşünmek lazım. Şimdi tekstil sektörümüz yok, bir sürü insan çalışıyordu orada. Ama şu anda biz aynı sıkıntıyı DÇ Tesislerinde yaşamamamız lazım. Sonra DÇ sektöründe ondan başladım, demek ki oda yapıyor oraya da gideyim diyince bir sektörü öldürürsünüz. Ama bu işin asıl kaynağı Karabük değilken, ihalenin Karabük’e kalmasına razı olma şansımız yok, biz buna müdahale ettik, çünkü işin başı değiliz” dedi.
ÖZCAN, BAKANLIKTAKİ GÖRÜŞMEYİ ANLATTI
Yeniden söz alarak Bakanlıkta yaptıkları görüşmeyi anlatan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan; “Karabük’teki denetleme Zonguldak’a bağlı Zonguldak’taki işin başındaki arkadaş Bakanlık oluruyla görevden alındı, oraya yeni bir arkadaş atandı, bizim Bakan beyden talebimiz net şu oldu. “sayın bakanım burada aynı olayla ilgili aynı kişiden, aynı firmadan kaynaklanan sıkıntılardan dolayı bir kat, üç kat, beş kat ceza var. Şimdi kendi içersinde b ir adaletsizlik var. Zonguldak’ta bu konuyla ilgili çok spekülasyonlar var, orada çalışan arkadaşı da siz bir gerekçe ile görevden aldınız, dolayısıyla bizim buradaki Zonguldak’tan kaynaklanan bu heyetle ilgili güven problemimiz oluşmuştur. Cezaların eşit olmayışından, kanaatlerin farklı oluşundan, aynı kişiden, aynı olaydan kaynaklanan şeylerden dolayı, bizde güven problem olmuştur. Benim sizden ricam Karabük’teki bu operasyonu şu anda durdurun. Ya bakanlıkta bir heyet kurun, Karabük’teki tüm dosyaları bakanlıkta güvendiğiniz heyet yeniden incelesin tarafsız şekilde, ya da yeniden bir heyet oluşturup ayrı bir heyet “buradaki müfettiş arkadaşlara bir demiyorum” Karabük’e gönderin incelenmemiş ve daha önce incelenmişler tamamen incelensin bunun neticesinde de ceza unsuru olanların tamamına ceza kesin, ne gerekiyorsa yapın. Cezayı hak edenler içersinde eşit olun, hak etmeyen varsa da hakkını teslim edin, sizden talebimiz budur” dedim. Sayın Mehmet Ali bey de Timuçin bey de vardı, Bakan bey bunu uygun gördü. Bu neticede süreç devam ediyor mahkemesi, görülenler hukuki manada haklarını aramaya devam edecekler. DÇ sektöründe bu işin bir daha olmasını engelleyecek kanu8n önerilerimiz ve tekliflerimiz oldu. bakan bey bunları da makul gördü” dedi.
ART NİYETLİ PARA KAZANANLAR VARSA BUNLAR DA CEZASINI ÇEKİSİN, ALLAH BELASINI VERSİN
Bazılarının Ticaret Odası Naylonculara sahip çıkıyor diye dedikodu yaptığını ifade eden Başkan Özcan; “ Arkadaş 50 tane üyemin içersinde bilsem ki bir tanesi temiz o biri için bile bu mücadeleyi yaparım. Ben işine gelenlerin Ticaret Odası Başkanı, işine gelmeyenleri Başkanı değil falan değilim. Ticaret Odası kimsenin pisliğini örtmez, kimsenin ayıbını halının altına süpürmez, ama Ticaret Odası Karabük’teki ekonominin ayakta kalması için namusuyla, şerefiyle, haysiyetiyle, sermayesiyle iş yapan adamların ekonomiye katkı vermesi için yanındadır. Ama bunun yanında da kahpeler varsa, şerefsizler varsa, art niyetli para kazananlar varsa bunlar da cezasını çekisin, Allah Belasını versin. Bunlarında yanında durmayız, durmadık da, durmayacağız da” dedi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Hava değişimleri nedeniyle grip vakaları arttı, servisler doldu

Sağlık Yayın: 27.04.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı
Hava değişimleri nedeniyle grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon’da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, “Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte” dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, “Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza’nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs’ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye’den Çin’e giden de var, Çin’den Türkiye’ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor” diye konuştu.