Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

4-8 Ocak Ankara Yürüyüşü’nün 25. Yılı

Zonguldak Yayın: 04.01.2016 09:12
Yazar:
4-8 Ocak Ankara Yürüyüşü’nün 25. Yılı

ZONGULDAK 4-8 Ocak 1991 Zonguldak-Ankara Büyük Madenci Yürüyüşü ’nün 25. Yıldönümünde Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Yönetim Kurulu adına bir basın açıklaması yapan Genel Başkan Ahmet Demirci, maden işçileri ile Zonguldak halkının grev ve yürüyüşünün, işçi ve emekçileriyle tüm demokrasi güçlerine ışık tuttuğunu söyledi.
Demirci açıklamasında şöyle dedi:
“4-8 Ocak 1991 tarihi, mücadele tarihinin en önemli simgelerinden biridir. 4 Ocak tarihi, maden ocaklarımızı, demir-çelik sektörümüzü, enerji sektörümüzü, ülkemiz sanayisini, yani üretim kültürünü hedef alanlara karşı, maden işçilerinin, Zonguldak ve bölge halkının verdiği büyük mücadele günüdür. 30 Kasım 1990 tarihinde başlayan grevle, 35 gün Zonguldak caddelerinde haklı taleplerini haykıran ve siyasi iktidarı uyaran maden işçisi ile Zonguldak halkı, 4 Ocak’ta “Artık yeter” dedi ve Ankara yoluna çıktı. Yüzbini aşan insanla Ankara’ya yürüdüğümüz ve sesimizi dünyaya duyurduğumuz 4-8 Ocak 1991 Ankara Yürüyüşümüz ile Madenci Feneri, Türkiye’yi aydınlattı. Kar-kış demeden yollara çıkan yüz binin üzerinde insan, 5 gün boyunca yollarda, dağda-bayırda büyük bir kararlılık ve disiplin ile sloganlarını haykırdı. Mengen’de kurulan barikat önünde tüm dünyaya sesini duyurdu. Madenciler, haklı ve meşru bir mücadele içinde olmaktan aldıkları güç ile ülkemiz demokrasi mücadelesine altın bir sayfa ekledi. Maden işçilerine ve Zonguldak halkına, böylesine örnek ve büyük bir eylemi gerçekleştirme başarısını sağlayan güç, lider sendikacı Şemsi Denizer ve Sendikamız Yönetim kadroları ile bölgemiz insanlarının 167 yıllık üretim ve madencilik kültürüdür. 1994 yılında bazı maden ocaklarının kapatılması istenen 5 Nisan Kararları’na karşı da aynı mücadele ruhu canlandırılmış ve yine Zonguldak’a ve bölgeye yönelen saldırılar püskürtülmüştür. Bugüne gelinceye kadar geçen süreç, Zonguldak ve bölge halkının mücadelesinin ne kadar haklı olduğunu gösteren örneklerle doludur.
Bugün bölgemizde, komşularımızda yaşanan kargaşa ve belirsizlikler enerji piyasasının geleceği açısından endişe vericidir. Koklaşabilir özelliğiyle ülkemiz demir-çelik sektörünün, dolayısıyla sanayinin güvencesi olan Zonguldak Taşkömürü Havzamıza sahip çıkmak ve üretimi artırmak mecburiyetimiz var. 1990 yılında yaşadığımız örnek grevin ve 4-8 Ocak 1991 tarihinde sesimizi dünyaya duyurduğumuz Büyük Yürüyüşün öncüsü Rahmetli Genel Başkanımız Şemsi Denizer’i şükranla anıyor, birlikte hareket edebilme yeteneğiyle başarıya nasıl ulaşılacağını gösteren maden işçilerimizi, Zonguldak ve bölge halkını, tüm demokrasi güçlerini saygıyla selamlıyoruz.”

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Hava değişimleri nedeniyle grip vakaları arttı, servisler doldu

Sağlık Yayın: 27.04.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı
Hava değişimleri nedeniyle grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon’da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, “Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte” dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, “Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza’nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs’ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye’den Çin’e giden de var, Çin’den Türkiye’ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor” diye konuştu.