Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

 KIBRIS KONUSUNDA RUMLAR HALA TAKILMIŞ PLAK!

Köşe Yazıları Yayın: 04.05.2021 10:00

27-29 Nisan 2021 Tarihleri arasında BM öncülüğünde Cenevre’de yapılan 5+1 gayrı resmi Kıbrıs konferansı sona erdikten sonra KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar ile Türkiye Dışişleri Bakanı Sn. Mevlüt Çavuşoğlu,  ortak basın toplantısı düzenleyerek şu hususlara dikkat çekmişlerdir:

Sn.Tatar, burada yaptığı konuşmada:

“Rum Kesimi’nin amacı, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamı ve anayasal değişiklikle Kıbrıslı Türklerin buna yama edilmesidir. Eşitliğe dayalı ve eşit statü tanınmadan eski şartlarda masaya oturmamız ve resmi görüşmelere başlamamızın anlamı olmaz” diyerek görüşlerini açıklamış.

Sn. Çavuşoğlu ise:

“KKTC’nin egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm önerisine çok güçlü bir şekilde destek vermeye devam edeceğiz” değerlendirmesinde bulunarak, Kıbrıs Rum Kesimi lideri NikosAnastasiadis’in toplantıya yeni bir vizyon getiremediğine dikkat çekerek, “Takılmış plak gibi eski söylemlerinitekrarladı. KKTC’nin bağımsızlığı, egemenliği ve eşitliği konusunda ödün vermeyeceğiz” demiştir.

Bu görüşmelerde KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’ın BM Genel Sekreterine sunmuş olduğu 6 maddelik yeni öneriler paketi bence bu toplantının en önemli, en çarpıcı gelişmesidir.

O maddelere kısaca bakalım:

1-Genel Sekreter, Güvenlik Konseyi’nin iki tarafın eşit uluslararası statüsünün ve egemen eşitliğinin güvence altına alındığı bir kararı kabul etmesi için inisiyatif alacaktır. Böyle bir karar, mevcut iki Devlet arasında iş birliğine dayalı bir ilişki kurulması için yeni bir temel oluşturacaktır. ​​​​​​
2- Yukarıda belirtilen düzenlemeyle iki tarafın eşit uluslararası statüsü ve egemen eşitliği sağlandıktan sonra, BM Genel Sekreteri himayesinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir iş birliği anlaşması oluşturmak için sonuç odaklı ve belli bir zaman aralığına dayalı müzakerelere başlayacaklardır.
3- Müzakereler, iki bağımsız Devlet arasındaki gelecekteki ilişkilere, mülkiyet, güvenlik ve sınır düzenlemesinin yanı sıra AB ile ilişkilere odaklanacak.
4- Müzakereler, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin yanı sıra uygun olduğu hallerde, gözlemci olarak AB tarafından desteklenecektir.
5- Herhangi bir anlaşma bağlamında, iki Devlet karşılıklı olarak birbirini tanıyacak, üç Garantör Devlet bunu destekleyecektir.
6- Bu müzakereler sonucunda varılacak herhangi bir anlaşma, iki Devlette ayrı olarak eşzamanlı referandumlarda onaya sunulacaktır.

Yukarıda sıraladığım hususlar, Kıbrıs Türk tarafınca masaya ilk kez getirilmektedir. Aslında bu maddeler, görüşmeler öncesinde KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar’ın ifade etmiş olduğu yeni çözüm önerisinin de esaslarını teşkil etmektedir.

Sn. Ersin Tatar’ı bu öneriler paketini kararlı bir biçimde hem Rum tarafının, hem de Yunanistan ve İngiltere Dış İşleri Bakanlarının önüne koyduğu için tebrik etmek gerekir. Sn. Tatar Kıbrıs Türk Halkının bugüne değin savunulmaktan hep kaçınılmış hak ve hukukunu, bu altı maddelik öneri ile muhataplarına iletmiştir. Ayrıca bu öneriler paketi tüm dünya basınında da yer alarak Kıbrıs Türk’ünün sesi dünyanın her yerinde duyulmuştur.

Bu esaslar, bundan böyle ‘’Birleşik Kıbrıs’’ sonucuna giden ‘’Federasyon’’ önerisinin bir daha görüşmeler masasında olmayacağının da çok net ifadesidir.

Türkiye’nin de desteklediği bu öneriler paketinin, GKRY lideri Bay Anastasiadis tarafından kabul görmeyeceği kesindir.

Zaten Rum tarafının hala Kıbrıs Cumhuriyetini savunması, Kıbrıs Türklerini anayasal bir değişiklikle bu cumhuriyete yama etmek görüşünden vazgeçmemeleri de bundandır.

Yani GKRY lideri takılmış/bozuk bir plak gibi hep aynı şeyleri tekrarlamakta, ‘’Hep Rumlara, Hep Rum Tarafına’’ demektedir.

Artık yolun sonu gözükmüştür. 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyetini 1963 yılında ‘’Kanlı Noel’’ olaylarıyla ortadan kaldıran, 15 Temmuz 1974 darbesi ile Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlamaya kalkan Rumlar, bundan böyle ne adada, ne de AB üyeliğini kullanarak Doğu Akdeniz’in enerji yatakları üzerinde türlü Bizans oyunları oynayamayacaklardır.

Ancak şu hususun altını kalın çizgilerle bir kez daha çizmek gerekirse; adanın yönetimi Rum tarafına geçmedikçe, GKRY hiçbir çözüm önerisine evet demeyecektir.

Böyle bir sona ne Türkiye, ne de KKTC evet demeyeceğine göre, bundan sonrası için atılacak adım; 1983 yılından beri adanın kuzeyinde yaşayan KKTC’nin tanıtılması için Türkiye’nin çalışmalara başlaması gerçeğidir.

Bir 60 yıl daha beklenmeyeceğine görehayata geçirilecek bu gerçek, yıllardan beri süregelen Kıbrıs anlaşmazlığına da son verecektir.

Sözün özü 27-29 Nisan 2021 tarihleri arasında Kıbrıs konusunda Türk tarafı Cenevre’de tarihi bir adım atmıştır.

 

Atilla Çilingir

www.atillacilingir.com

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kızılırmak Deltası’nda bahar güzelliği

Dünya Yayın: 19.04.2024 12:12
İhlas Haber Ajansı
Kızılırmak Deltası’nda bahar güzelliği

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ndeki yaban hayatı ve bitki örtüsü ilkbaharın gelmesiyle birlikte daha da canlandı. Su papatyalarıyla beyaza bürünen deltayı, Ramazan Bayramı tatilinde yaklaşık 7 bin 500 kişi ziyaret etti.

Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde ilkbaharın gelmesiyle birlikte görsel şölen yaşanıyor. Su papatyaları ve rengarenk çiçeklerle kaplanan deltada kartpostallık görüntüler oluştu. 2023 yılında yaklaşık 100 bin kişinin ziyaret ettiği delta Ramazan Bayramı tatilinde ise yaklaşık 7 bin 500 ziyaretçiyi ağırladı. Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği deltada özellikle hafta sonları yoğunluk iki katına çıkıyor.

Doğal yaşama insan müdahalesi en aza indirildi

Samsun’un 19 Mayıs, Bafra ve Alaçam ilçeleri sınırlarında bulunan, 56 bin hektar alana sahip Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Türkiye’de yaban hayatının korunduğu en önemli noktalardan birisi olma özelliğine sahip. 13 Nisan 2016’da, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan uygulamalarla doğal yaşama insan müdahalesi en aza indirildi.

2023 yılında 100 bin kişi ziyaret etti

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin koruma amaçlı çalışmalarının olumlu geri dönüşleri hızla alınan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ni ziyaretçiler sadece bisiklet, elektrikli bisiklet, akülü araçlarla deltayı gezebiliyor. Bu kapsamda 2023 yılında deltayı yaklaşık 100 bin kişinin ziyaret ettiği belirtildi. Uygulanan tedbirlerle birlikte deltadaki gerek kuşların gerek diğer yaban hayvanlarının sayısı her geçen yıl artarken göçmen kuşlar deltada yoğun bir şekilde gözlemlenebiliyor.

“Ülkemiz için çok önemli bir alan”

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nin Türkiye’de doğal yaşamın ve yaban hayatının korunduğu en özel alanlardan birisi olduğunu belirten Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti hem şehrimiz hem ülkemiz için önemli bir nokta. Yaban hayatının koruma altında olduğu ve bu kapsamda tüm tedbirlerin uygulandığı bu özel alanı ülkemizde ve yurt dışında daha çok insanın görmesini haberdar olmasını istiyoruz. Büyükşehir Belediyesi olarak doğa harikası bölgenin korunmasını sağlamanın yanında misafirlere de en iyi hizmeti sunabilmenin gayreti içindeyiz. Özellikle kuş gözlemcilerin, fotoğrafçıların, doğa tutkunlarının yoğun ilgi gösterdiği bölge özelikle ilkbaharda yemyeşil ve çiçeklerle rengarenk bir görünüme kavuştu. Kıymetli hemşehrilerimi ve kentimize il dışından gelen yerli ve yabancı turistleri mutlaka Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ni ziyaret etmeye davet ediyorum” dedi.

365 ayrı türe ev sahipliği yapıyor

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, habitat çeşitliliği ve fauna açısından zengin popülasyonuyla nesli tükenme tehlikesi altındaki 24 kuş türünden 15’ine, ülkede görülen 500 kuş türünden de 365’ine ev sahipliği yapıyor. 140 tür kuşun ürediği delta her yıl 7 milyondan fazla göçmen kuşun rotasında yer alıyor. Özellikle bahar döneminde binlerce leyleğe ev sahipliği yapıyor.