Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Hadrianaupolis’de tarihe ışık tutacak yeni bulgular

Gündem Yayın: 12.10.2018 15:03
Yazar:
Hadrianaupolis’de tarihe ışık tutacak yeni bulgular

M.Ö. 1’inci yüzyılda kurulduğu ve M.S. 8’inci yüzyıla kadar yerleşim amacıyla kullanıldığı tahmin edilen  Eskipazar ilçesindeki Hadrianaupolis Antik Kenti çalışmalarında ortaya çıkan yeni bulgular dünya tarihine ışık tutacak

Eskipazar ilçesinde Budaklar köyü sınırları içinde bulunan ve Batı Karadeniz’in Zeugması olarak adlandırılan Hadrianaupolis Antik Kenti’nde bu yıl 45 gün süreyle iki ayrı noktada yapılan kazı çalışmalarında bin 500 yıl önce yapılan ve bugüne kadar bozulmadan bütünlük gösteren mozaikler ortaya çıkarıldı.
Bin 500 yıllık olduğu belirlenen ve önemli figürlerin yer aldığı mozaiklerin ortaya çıkarıldığı alanda Karabük İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin ve kazı sorumlusu Karabük Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ersin Çelikbaş, incelemelerde bulundu.
Kastamonu Müze Başkanlığı gözetiminde kazı çalışmalarının bu yıl güçlü bir ekiple 45 gün sürdüğünü belirten kazı sorumlusu ve bilimsel danışmanı Karabük Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ersin Çelikbaş, iki noktada yapılan çalışmaların kilise ve güney negropolü olarak adlandırdıkları yerde gerçekleştirdiklerini söyledi.
“Bin 500 yıllık öncesi tarihe sahip”
Her iki noktada yapılan çalışmalarda önemli sonuçlara ve bilgilere ulaştıklarını kaydeden Çelikbaş, “Özellikle kilise bölgesinde yaptığımız çalışmalarda çok önemli mozaiklere ulaştık. Mozaiklerin M.S 5. yüzyıla ait olduğunu net bir şekilde söyleyebilirim. Dolayısıyla günümüzden bin 500 yıl öncesine ait bir tarihe sahip. Çok önemli mozaikler; çünkü Hadrianapolis’te ilk defa bu kadar bozulmadan bütünlük gösteren mozaiklere ilk defa rastlıyoruz. Mozaiklerde çok önemli figürlere ulaştık. Bu figürlerden aslan Marcos’u, boğa ise Lucas’ı temsil ediyor. Bir tane boğa, bir tane aslan ve iki tane de anti tetik duruşlu tavus kuşunun olduğu bir panoya rastladık. Bu figürlerin Anadolu’daki benzer örneklerine baktığımız zaman en bütünlük gösteren örnek Hadrianapolis’te çalışmalar sonucunda bulduğumuz mozaik olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz” dedi.

“İkinci tabaka mozaik alt tabaka mozaiği bozmadan günümüze getirmiş”
Mozaiklerin günümüze kadar sağlam gelmesinin en büyük nedeninin ise, 6. yüzyılda mozaiklerin üzeri kapatılarak üzerine yeni mozaiklerin yapılması olduğunu da ifade eden Ersin Çelikbaş, “M.S. 5 yüzyılda yapılan kilisenin hem mozaikleri hem küçük buluntuları mimarı açıdan bize bu tarihi gösteriyor. Fakat 6. yüzyıla geldiğimizde mozaiklerin üzeri kapatılıyor. Artık farklı düşüncelerden dolayı kapatılıyor. 5. yüzyılda halen Roma’nın paganizm etkisi devam ediyor. Bu mozaiklere baktığımız zaman paganizmin etkili olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla 6. yüzyılda Hristiyanlığı paganizmden daha da uzaklaştırmak için bu tip figürlerin kiliselerden, dini yerlerden çıkarılmasına dair üstü kapatılıyor. Üstü kapatılan mozaiklerin günümüze kadar sağlam gelmesindeki en büyük neden üzerine ikinci tabaka mozaik yapılması. Opus sectile dediğimiz mermer döşeme ile yapılan mozaiklerin günümüze kadar sağlam bir şekilde gelmesinde en büyük neden. Şunu açık bir şekilde söyleyebiliriz ki burada dini yapı Marcos ve Lucas’a atfedilmiş olduğunu net bir şekilde tespit ettik” diye konuştu.

“Açıklayacağımız veriler tüm dünyanın ilgisini buraya çekecek”
Bu süreç içerisinde bilimsel anlamda yaptıkları çalışmaların dünyada ve Avrupa’da büyük ses getirdiğini de anlatan Çelikbaş, “Onların ilgisini buraya çekmemize neden oldu. Daha öncesinde Hadrianaupolisin sadece adı biliniyordu. Buranın sadece adından ibaret olmadığı, gerçekten önemli bir antik kent olduğunu, özellikler mozaik cenneti dediğimiz noktada artık burası. Mozaiklerle ortaya çıkıyor burası. Batı Karadeniz’in en önemli mozaik kenti olduğunu söyleyebiliriz. Tabi tarihi açıdan Hadrianaupolis önemli bir nokta. Buranın antik dönemde piskoposluk merkezi yani hac merkezi olduğunu net şekilde söyleyebiliriz. Burada önemli din adamları yaşamış. Yaşayan en önemli din adamlarından bir tanesi Stylus Alypius. Alypius’un önemli bir noktasını söyleyebilirim; M.S 6. yüzyılda yaşamış ve bu sene stratigrafi çalışmalarımızdan 6. yüzyıla ait küçük buluntu ortaya çıkardık. Dolayısıyla biz çalışmalarımızda önemli neticeler alma çalışmasındayız. Alpius’un yaşamış olduğu 6. yüzyıl tabakasına ulaşmış durumdayız. O dönemi çözümlemeye yönelik çok önemli verilere ulaşmak üzereyiz. İnşallah bunu daha kısa zaman da somut ve arkeolojik belgelerle açıklayacağız. Bu açıklayacağımız ilerideki veriler aslında tüm dünyanın ilgisini buraya çekeceğinden eminiz” dedi.

“M.S 7. yüzyılda antik kent aniden boşaltılmış”
Çelikbaş, bu sene yaptıkları çalışmalarda antik kentin M.Ö 1. yüzyılda kurulduğunu tahmin ettiklerini kaydederek şunları söyledi:
“Küçük buluntularda bunu destekliyoruz. Fakat bu seneki kazı çalışmalarımızda antik kent M.S 7. yüzyılda aniden boşaltılmış. Burada bir deprem mi oldu, akına mı uğradı, istila mı edildi, büyük bir yangın mı geçirdi? Bunları çözmeye çalışıyoruz. 7. yüzyılda yaşam burada sona ermiş ve kimse kalmamış. Bu sene bunu tespit ettik. Yıl içerisinde bunun nedenlerini araştıracağız. Öncelikle antik kaynaklarda o dönem içerisinde yaşanmış olan felaketleri inceleyeceğiz. Ondan sonra siyasi ve sosyal olaylara bakacağız. Gelecek yıla kadar inşallah net verilere ulaşmaya çalışacağız. Biz antik kentin çevresinin yaklaşık 20 kilometre çapında olduğunu söyleyebiliriz. Çok büyük bir kentten bahsediyoruz. Bu sene negropolde çalıştık. Buradaki çalışmalarda kentteki popülasyonla ilgili verilere ulaştık. Biz antik dönemde buranın yaklaşık 50 bin nüfusa sahip olduğunu söyleyebiliriz. Gömü yoğunluğuna bakıldığında bu rakam ortaya çıkabiliyor. Negrepoldeki mezar yoğunluğunun ve içerisinden çıkan iskelet sayısına baktığımız zaman kentin çok büyük bir popülasyona ve nüfusa sahip olduğunu da söyleyebiliriz. İlk olarak M.S 2. yüzyılda yapılmış ve kayaların içi oyularak mezarlar yapılmış. Fakat M.S 5. ve 6. yüzyıllarda yapılan ilk gömü çıkarılmış. Tekrar yapılmış. Yani burada iki defa gömü yapılmış. İçerisinde birinci gömüye ait mezar hediyelerinden birer parça bulduk. Bunlar seramikler buradaki negropolin M.S 2. yy ile 6.yy arasında kullanılmış kaya mezarları olduğunu da ortaya koyuyor.”

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

CANiK çocukları geleceğe kök salıyor

Dünya Yayın: 24.04.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı
CANiK çocukları geleceğe kök salıyor

CANiK, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı fidan dikimi ile kutladı. Samsun’da gerçekleştirilen ‘CANiK Çocukları Geleceğe Kök Salıyor’ etkinliğine tüm CANiK çalışanları, yöneticileri ve aileleri katıldı.

CANiK, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı orman projesi ile kutladı. Samsun’da gerçekleştirilen ‘CANiK Çocukları Geleceğe Kök Salıyor’ etkinliği kapsamında, CANiK çocuklarını temsilen fidan dikimi gerçekleştirildi. Tarım ve Orman Bakanlığı Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün CANiK için tahsis ettiği alanda gerçekleştirilen fidan dikim törenine; yönetim kurulu, çalışanlar, çalışanların çocukları, eşleri, aileleri ve yakınları olmak üzere yaklaşık 300 kişi katıldı. Festival havasında geçen etkinlikte, çocuklar için pamuk şeker ve kurabiye dağıtımı, yüz boyama aktivitesi ve sosis balon şovun yer aldığı eğlenceli bir alan oluşturuldu.

“Yarınların başarılarını temsil edecek köklü bir ormana dönüşecek”

CANiK Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Aral, “CANiK olarak kurulduğumuz günden bugüne ülkemize katma değer oluşturmayı sürdürürken, doğamızı ve doğal kaynaklarımızı korumak için de üzerimize düşen görevleri yerine getirme konusunda büyük bir hassasiyet gösteriyoruz. Geleceğimizin teminatı çocuklarımıza daha yeşil ve daha yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda, CANiK’in genç nesilleri adına diktiğimiz fidanlar, tıpkı onlar gibi, yarınların köklü ormanına dönüşecek. Çocuklarımız geleceğe kök salarken, Samsun’daki ormanımız CANiK ailemizin başarılarının bir sembolü olarak yükselmeyi sürdürecek. Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyor, bütün evlatlarımız için barış ve mutluluk dolu bir gelecek diliyorum” dedi.

“Önceliklerimiz arasında daima geleceğin ve nesillerin korunması var”

CANiK Yönetim Kurulu Üyesi ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk Komite Başkanı Didem Aral, “Bir taraftan üretirken diğer taraftan ekonomik hedeflerin ötesine geçerek toplumsal ve çevresel sorumluluklarımızın farkında olmak bizim için her zaman çok değerli. Önceliklerimiz arasında daima geleceğin ve nesillerin korunması var. Bu ancak bugün, gelecek için yapılanlarla mümkündür. CANiK olarak kurumsal sosyal sorumluluk komitemizin farklı alanlarda yürüttüğü sürdürülebilirlikle ilgili, dünyamıza ve gelecek nesillere katkı sağlayacak her projeyi önemsiyoruz, desteklemeye devam edeceğiz. CANiK ailesi olarak evlatlarımıza ve tüm dünyaya daha güzel bir gelecek bırakma hedefi ve sorumluluğuyla çalışmalara devam ediyoruz. 2023 yılı sonunda temellerini attığımız ve 2024 yılının ilk ayından itibaren büyük bir şevk ve heyecanla çalışmalarımıza başladığımız CANiK Kurumsal Sosyal Sorumluluk Komitesi olarak, BM Global Compact Sürdürülebilirlik Amaçları rehberliğinde çok değerli bir yola çıktık. Bu kapsamda da Samsun’da evlatlarımızla ilk CANiK Hatıra Ormanı’nı yeşertmek için bir araya geldik. Çocuklarımızla birlikte gelecek nesillerin, soluyacak temiz havaya ve keşfedecek güzel ormanlara sahip olmasını gönülden istiyoruz. Onlarla birlikte bir fark oluşturarak dünyayı ve yaşanabilirliğini koruma umuduyla yolumuza devam edeceğiz. Bu vesileyle, bu cennet vatanı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı bizlere ve biricik çocuklarımıza armağan eden Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kıymetli silah arkadaşları başta olmak üzere, Kurumsal Sosyal Sorumluluk Komitemize her zaman tam destek veren ve desteğini her zaman hissettiren Sayın Yönetim Kurulumuza ve Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hayrullah Zafer Aral’a teşekkür ediyorum” diye konuştu.