Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

7.Uluslararası Bilim Günleri Tamamlandı

Gündem Yayın: 07.05.2016 14:59
Yazar:
7.Uluslararası Bilim Günleri Tamamlandı

Karabük üniversitesi (KBÜ)Bilimtey Bilim Kulübü tarafından düzenlenen ve 4-5 Mayıs 2015 tarihleri arasında gerçekleşen 7. Uluslararası Bilim Günleri, son günde birbirinden değerli konukların ağırlanması ile sona erdi.

Hamit Çepni Konferans Salonu’nda gerçekleşen etkinliğin ikinci gününe Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Güneş, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Aşgın ile çok sayıda öğrenci katıldı.

“KANSERLİ HÜCRE KANDAN 20 DAKİKADA AYRILABİLİYOR”

Telekonferans yöntemi ile öğrencilerle buluşan ilk konuk Stanford Üniversitesi’nden Biyomedikal Mühendisi Dr. Gözde Durmuş oldu. Durmuş “Nano ve Mikro Teknolojilerin Tıp ve Biyolojide Uygulamaları” konulu sunumunda yaptığı çalışmalarla ilgili bilgiler verdi. Durmuş konuşmasında şunları söyledi: “Gelişen teknolojinin sağlığımızı nasıl etkilediği ile ilgili ve hastalıkların teşhis, tedavisini kolaylaştıracak işlemler yapmaya çalışıyorum. Birçok alanda deneyler için çalışmalar yapıyorum, yeni öğrendiğim bilgiler için hem öğrenci hem öğretmenim. Asıl konu olan kanser hücreleri, bu hücreleri manyetik ortama bırakıyorum. İlk önce uçmaya başlıyor ve sonrasında yer çekimine karşı dengede oluyor. Bu şekilde yoğunlukları ölçebiliyoruz. Her hücrenin kendine özgü bir yoğunluğu var, bunu ölçebiliyoruz. Bu yoğunluklar hücre tedavisi için önem arz etmektedir. Kanser tedavi edilebilir, heterojen bir hastalıktır fakat erken teşhis edilebilir olması gerekir. Her kanser hastasının hücreleri farklıdır, normalde hücrelere biyopsi yapılarak bakılır. Fakat biz kan örneği ile bakıyoruz. Biyopsi ile hastaya müdahale etmeye gerek kalmıyor. Kanser hücreleri diğer hücrelere göre hafiftir. Kana kanser hücresi karıştırılarak baktığımızda kanserli hücreleri ayırabiliyoruz. Kanserli hücreleri kandan 20 dakika içerisinde ayırabiliyor, temizliyor hatta sayılarını bile sayabiliyoruz. Bir kan örneği ile işlemimiz olumlu mu olumsuz mu anlayabiliyoruz. Umarım ileride hastalarımız için kullanabilir, tedavi edebilir, erken teşhis ile hayatlarını kurtarabiliriz. Son olarak sizlere tavsiyem; hayalinize, hedefinize odaklanın, karşınıza engel çıkabilir fakat her zaman hedefiniz için bir yol vardır. ”

“ROBOTLARLA KITALAR ARASI AMELİYATLAR MÜMKÜN”

Etkinlikteki konferanslarda bir sonraki konuşmacı ise “Tıbbın Arkasındaki Savaş Teknolojileri” konulu sunumu ile Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez oldu. Sönmez konuşmasında modern tıpta kullanılan teknolojilerin savaşlar sırasında keşfedildiğini belirterek, radar teknolojisinin ultrason görüntülemeye, lazerli hedef tespit teknolojisinin lazerli göz ameliyatlarına dönüştüğünü anlattı. Sönmez ayrıca eski teknolojiyle vücut içinde kullanılan kalp kapakçığı, eklem protezi gibi ürünlerin paslanmaz çelikten üretildiğini, bunların çok kolay deforme olduğunu, ancak uzay araçlarında kullanılan titanyum gibi metallerin protezlere daha uygun olduğunun belirlenmesiyle tıpta kullanılmaya başlandığını belirtti. Yine uzay araçlarında insan eli taklit edilerek yapılan ve örnekler toplamaya yarayan robotların artık ameliyatlarda kullanılabildiğini aktaran Prof. Dr. Bingür Sönmez dahası bu robotlarla kıtalar arası ameliyatların gerçekleştirildiğini anlattı. Sönmez “Geçmişi değiştiremeyiz ama bugün ve yarın için bir şeyler yapabiliriz” diyerek konuşmasını tamamladı.

“DOĞADAKİ İNSAN” KBÜ’YE TELEKONFERANSLA KONUK OLDU

Bilim Günleri’nde bir diğer telekonferans yöntemi ile öğrencilerle buluşan TRT Haber ekranlarında yayınlanan Doğadaki İnsan Programı ile tanıdığımız Doğa Bilimci Eğitmen Serdar Kılıç oldu. Kılıç konuşmasına hayat hikâyesini kısaca anlatarak başladı. Hayatının büyük bir bölümünün doğada geçtiğini ve zor anlarda neler yapılması gerektiğini doğada yaşayarak öğrendiğini dile getiren Serdar Kılıç “Bir şeyi başarabilmek için heves etmek gerekir. Eğer bir işe heves edilerek başlanırsa o işin layıkıyla yerine getirilebileceğini bilmelisiniz.” dedi ve doğa ile ilgili anılarını, dağcılık ve bilgi deneyimlerini anlatırken aralarda sesli müzik aletlerini çalarak dinleyicilerin beğenisini kazandı.

AMERİKA KÜLTÜR ATAŞESİ DE KONUKLAR ARASINDA YER ALDI

Bilim Günleri’nin bir başka özel konuğu ABD Ankara Büyükelçiliği Kültür Ataşesi Katherine Van de Vate ise “Güçlü Türkiye – Amerika İlişkilerinde Kültürel Diplomasinin Rolü ” konulu sunum gerçekleştirdi. Vate konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Diplomasi devletlerin devletlerle konuşmasıdır. Kültürel diplomaside ise devletlerin halkla, kültürlerle konuşmasıdır. Kültürel diplomasi insanları bir araya getirir. Bugün olduğu gibi karşılıklı anlayışı teşvik etmek, iyi niyettir. Kültürel diplomasi normal diplomasiden çok daha iyidir. Kültürel diplomaside müzik, sanat, dans, sinema ve fotoğraf yer alır. İngilizce ve sosyal alanlarla ilgileniyoruz. Eğitim alanı en fazla çalışmayı sevdiğimiz, desteklediğimiz alanlardan. Değişim programlarının gelişmesi için çalışmalarımız devam ediyor. Devletler arası kültürel programları Türkiye de diyalog başlatmak ve bunu sürdürmek için yapıyoruz. Genellemelerden kurtulmak istiyoruz. Genellemeleri yıkmak için mutfak diplomasisi programlarını yapıyoruz.” Yaklaşık 3 yıldır Türkiye’de çalıştığına işaret eden Vate, Türkçe’nin öğrenmesi zor bir dil olduğunu, Türkler’in İngilizce’de pratik yapma imkânları olamadığı için zorluklar çektiğini de belirtti.

“TABİATIN DEPREMDEN 6 GÜN ÖNCE BİR SİNYAL VERDİĞİNİ İSPATLAMAK İSTİYORUZ”

Konferanslar dizisinde bir diğer konuşmacı NASA GeoCosmo Başkan Yardımcısı Karel, “Türkiye’de bir tarih yazalım ve deprem ön sinyallerinin gerçek olduğunu, tabiatın depremden 3-4-5-6 gün önce bir sinyal verdiğini ispatlamak istiyoruz.” dedi. Depremin olacağını bazı hayvanların hissettiğini söyleyen Karel bu konuda birçok araştırmalar yapıldığını, bu araştırmaları NASA’da topladıklarını ifade etti. Karel, Porto Riko’da büyük bir hayvanat bahçesinde bir jeolog tarafından mikrofonlar konulduğunu, deprem öncesi hayvanların sesinin çok değiştiğini tespit ettiğini de belirtti.

Hayvanların bağırış şeklinden hemen sonra depremin meydana geldiğinin anlaşıldığını vurgulayan Karel “Bir de insanlara karşı etkisi üzerine çalışma yapacağız. Bunu ben tekrar Türkiye’de başlatmak istiyorum. Türkiye’de olduğunda ne olacak? Biz pilot proje hazırladık. Bu projede iki tane olay var. Yer istasyonları ve uydu verileri. Yer istasyonlarının üzerinde birçok parametreler incelenecek, birçok sensörler olacak üzerinde. 12 tane deprem öncesi meydana çıkan parametreler var, bunları inceleyeceğiz ve iki sene içerisinde Cenevre’de toplanacak.” diye konuştu.

BİOREZONANS UZMANI MEHMET PARPUDAR: KUANTUM DÜŞÜNCE TEKNİKLERİ

“Kuantum Düşünce Teknikleri” konulu sunumu ile Biorezonans Uzmanı Mehmet Parpudar ise konuşmasında şunları dile getirdi: “Biorezonans 1923 yılında Almanya’daki bilim insanları tarafından insanlığın hizmetine sunulmuş olup, doğu tıbbı ile batı tıbbını bir araya getirmiştir. Günümüzde sıkça duyduğumuz kuantum mekaniğini, fiziğini içine alan bir konudur. Bedeni ve maneviyatı tek yönlü değil iki yönlü birleşik olarak değerlendirir. İçinde bulunduğumuz ortamda, dünya platformda rasyonel değerleri kafamız kolayca idrak edebiliyor. Bilmek uygulama olmaksızın yetmiyor. Bildiklerimiz uygulamada hayatımıza girmiyor. Bilgi ve uygulamanın aynı potada erimesi madde ve mananın aynı yerde birleşmesi gerekir. Kuantum fiziğinin uyguladığı konu, üretilen mekanizmanın çalıştığıdır. Eylemli ya da eylemsiz enerji üretiyoruz. Neyi nasıl, ne zaman yaşamak istiyorsanız tasarımını yapmak zorundasınız. Neyi hayatınıza almak istiyorsanız bu sorulara cevap verebilmelisiniz. Tüm cevaplar mekanizmayı çalıştırarak enerji üretecek. Enerji üretemezsek hedeflerimize ulaşamayız. Olan ya da olmayan her şey ile yüzleşin. Sorumluluğun bir başkasına ait olmadığını mazeretlerle değil yüzleşerek kabullenin. Yaşadıklarınızı değer ve detayla kabul edin. Zaman yaratarak kuantum düşüncesini hayatınıza alın.”

“3 Boyutlu Yazıcıların Geleceği” konulu sunumu ile 4B Mühendislik Genel Müdürü Eray Erten de öğrencilere 4B Mühendisliğin kuruluşundan itibaren yapmış olduğu çalışmalar, üretmiş olduğu ürünler ve firmanın tanıtımını yaparak sunumunu sonlandırdı.

Kapanış konuşmalarının ardından sponsor olan Kardemir A.Ş, Bimeks, Kuru Kahveci Mehmet Efendi, Elit İngilizce Kursu, Kampüs Kırtasiye ve 4B Mühendislik kurum temsilcilerine plaket takdim edildi.

Birbirinden donanımlı, alanında uzman 16 Bilim insanı ve konuğu ağırlayan, bilimi öğrencilerle buluşturan 7. Uluslararası Bilim Günleri bu yıl da başarıyla tamamlandı.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan İmamoğlu’na tepki

Politika Yayın: 29.03.2024 12:00
İhlas Haber Ajansı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan İmamoğlu’na tepki

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bakanların sahada seçim çalışmaları yaptıklarına dair eleştirilerine tepki göstererek, “Sen işine bak. İstanbul’a yaşattığın kayıp yıllara üzül. Geçmişte nasıl İSKİ skandallarıyla bu ülkeyi çalkalandırdınız. Şimdi de para kuleleriyle maalesef İstanbul’a o kara görüntüleri yaşatıyorsunuz” dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, STK temsilcileri ile buluşmak ve halka hitap etmek üzere Karabük’ün Safranbolu ilçesine geldi. Mısak-i Milli Meydanında konuşan Bakan Tunç, belediye başkan adayı Ali Büyüközdemir’e destek isteyerek, projelere destek olacaklarının sözünü verdi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in darbe söylemine tepki gösteren Tunç, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ‘Gençler darbe yaparsa iyidir. Gençler darbe yaparsa başımızın üstünde yeri var. Ben o darbeye teslim olurum’ diyor. Böyle bir siyasetçi olabilir mi? Darbenin genci yaşlısı mı olur? Demokrasiye hep beraber sahip çıkacağız. Milli irade bayrağını hiçbir zaman yere düşürmeyeceğiz. O başbakanların bakanların asıldığı, siyasetçilerin zindanlara tıkıldığı darbe mağdurlarının hapislerde çürütüldüğü o eski günlere bir daha geri dönmek yok. O geri dönmek isteyenler de hiçbir zaman bu ülkede iktidar yüzü görmeyecek. Bu millet onlara fırsat vermez” diye konuştu.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bakanların sahada seçim çalışmaları yaptıklarına dair eleştirilerine tepki gösteren Tunç şunları söyledi:

“17 bakan siz seçim çalışmasındasınız diyor. Bakanların seçim çalışmasında olmasıyla ilgili bir kanunen bir anayasal yasak mı var? Nereden çıkardınız bunu? Kendi beceriksizliğinize kendi kayıp yıllarınızı örtmek için sürekli bunu gündemde tutmaya çalışıyorsunuz. Neymiş 17 bakan Niye İstanbul’da. 17 bakan Türkiye’nin her yerinde. 81 vilayetinde halkının arasında hem ülkeyi yönetiyor hem de milletini dinliyor. Sen geleceksin vatandaşa o hükümetin çalışmalarını, bakanların çalışmalarını karalayacaksın, dezenformasyon yapacaksın. Biz de milletimize doğrusunu anlattığımızda da rahatsız olacaksın. Öyle mi? Sen işine bak. Sen İstanbul’a yaşattığın kayıp yıllara üzül. Sen kendi perişanlığına üzül. Nasıl İSKİ skandallarıyla bu ülkeyi çalkalandırdınız geçmişte? Şimdi de para kuleleriyle maalesef İstanbul’a o para görüntüleri yaşatıyorsunuz.”

“Bakanlarımız milletiyle beraber millete hizmet yolunda hiç durmadan çalışmaya devam edecek” diyen Tunç, “Koşturmaya devam edeceğiz. Onlar karalamayı şunun için yapıyorlar. Yaptıkları bir eser yok. Ürettikleri bir icraat yok. Çaktıkları bir çivi yok. Sırf onu gölgelemek, örtmek için böyle dezenformasyona başvuruyorlar. Nereye başvururlarsa başvursunlar. milletimiz 17 sandıkta Recep Tayyip Erdoğan dedi. 22 yıldan bu yana AK Parti dedi. Cumhur İttifakı dedi. Şimdi 18. sandıkta da inşallah yine AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı diyecek” ifadelerini kullandı.